Mavi mercek

Birbirinden güzel fotoğraflarıyla süperyatları süsleyen Ali Kabaş, çok uzun yıllardır denizi ana teması olarak kabul ediyor. Fotoğraf sanatçısı, yaşam enerjisini havadan gördüğü uçsuz bucaksız manzara, sualtında her yanını saran bir varlık veya merceğinin ucundaki tek bir damla olarak mavinin farklı tonlarından alıyor.

- AYŞEGÜL BAKIŞ

Denizle nasıl bir bağınız var? Paylaşımlarınızdan gördüğüm kadarıyla sualtına da meraklısınız. Ne zaman başladınız?

Hayatım boyunca denize yakın yerlerde yaşadım. O yüzden deniz benim için yaşamın doğal bir parçası, hayat kaynağı, enerji dengesi. Bazı insanlar dağı tercih eder, bense denizi.

Tüplü dalışa, eğitimini aldığım 1977 yılında başladım. Sualtı fotoğraf çekimlerine de 1983’te. Her yıl fırsat buldukça mutlaka dalış yaparım. En keyifli dalışları çocuklarım Murat ve Defne’yle yapıyorum. Murat’la her yaz dalarız. Çünkü kendisi dalış hocası olarak Kaş’a yerleşti.

En etkilendiğiniz dalış noktası neresi? En sevdiğiniz sualtı

fotoğraflarınızdan birinin hikayesini anlatır mısınız?

ABD, Kızıldeniz, Güneydoğu Asya, Palau Adaları ve elbette Türkiye’de dalışlar yaptım. Doğa ve canlı çeşitliliği açısından en etkilendiğim yer Palau oldu. Pasifik’te 340 adadan oluşan, bizim için ulaşımı zahmetli, ufacık bir ülke. Derin ve dik sualtı duvarları, diğer coğrafyalara kıyasla iki kat fazla sualtı canlı türü ve güçlü akıntılarıyla ünlü.