Prøve GULL - Gratis
art'ı MEKAN - Eylül - Ekim - Kasım 2020
 
 Gå ubegrenset med Magzter GOLD
Lese art'ı MEKAN sammen med 9000+ andre magasiner og aviser med bare ett abonnement
Se katalogAbonner kun på art'ı MEKAN
Avbryt når som helst.
(Ingen forpliktelser) ⓘHvis du ikke er fornøyd med abonnementet, kan du sende oss en e-post på help@magzter.com innen 7 dager etter abonnementets startdato for full refusjon. Ingen spørsmål - lover! (Merk: Gjelder ikke for enkeltutgavekjøp)
Digitalt abonnement
Øyeblikkelig tilgang ⓘAbonner nå for å begynne å lese umiddelbart på Magzter-nettstedet, iOS, Android og Amazon-appene.
I dette nummeret
Bir şeyleri kaçırıyor muyum? Herkesin deneyimlediğini deneyimliyor muyum? Onlar yapıyor da ben eksik mi kalıyorum? Bu soruları sorduran korkunun adı FOMO. Tam açılımıyla Fear of Missing Out yani bir şeyleri kaçırma korkusu. İlk kez 2013 yılında Oxford sözlüğüne giren bu kavram, dünyada olup biten her şeyi herkesten önce deneyimleme arzusu ile birlikte başkalarının deneyimlediğinden de geri kalmamamız gerektiğini hissinin psikolojideki adı aslında. FOMO yeni bir tabir sayılabilir ama sözlüğe girmesinden çok daha öncesinden itibaren hayatlarımızı deneyimlemek ve deneyimlerimizi paylaşmak üzerinden şekillendirmeye başlamıştık. Bu denli deneyim odaklı yaşadığımız bir dönemde karşımıza çıkan Covid-19 salgını ve pandemi ortamının yarattığı panik havası sadece vücut değil ruh sağlığımızı da epey sarstı. Kısıtlandığımızı hissettik belki ama bir yandan da mecburen evde kalma durumuyla bir anlamda rahatladık diye düşünüyorum. Sadece bir kişinin değil, herkesin her şeyi kaçırmasının FOMO’nun panzehri olduğunu söyleyebilir miyiz... neden olmasın? 
Kendimize dönüşümüzü kutlamamız gerek. Yine bir şeyler paylaşmak, yaptıklarımızı göstermek ve var olduğumuzu kanıtlamak istiyoruz ama bu sefer biraz daha kendimiz odaklı gidiyoruz. Herkesin aynı anda ekmek yapması, banana bread fotoğrafları paylaşması ya da kamp alanlarının dolup taşması tesadüf olabilir mi? Kabul edelim ki hepimiz üretebilen varlıklarız ve bunu bir adım daha ileri taşımayı başarmalıyız. Evdeyken ihtiyaçları gözlemlemek ve neyi sevdiğimizi keşfetmek için bolca vaktimiz oldu. Bu süreci iyi değerlendirebildik mi? Kendimize sormamız gereken bir diğer soru. 
art'ı MEKAN Description:
Türkiye’den ve dünyadan evler, yepyeni mekanlar, yaratıcı fikirler ve tasarım haberleri sunan Art’ı Mekan Mimarlık ve Dekorasyon Dergisi; her iki ayda bir dopdolu bir içerikle okurları ile buluşuyor.
Nylige utgaver
  - Ağustos - Eylul 2025 
  - Mayıs - Haziran 2025 
  - Şubat - Mart 2025 
  - Ekim - Kasım - Aralık 2024 
  - Temmuz - Ağustos - Eylül 2024 
  - Mayıs - Haziran 2024 
  - Ocak - Şubat - Mart 2024 
  - Ekim - Kasım - Aralık 2023 
  - Temmuz - Ağustos - Eylül 2023 
  - Nisan - Mayıs - Haziran 2023 
  - Ocak - Şubat - Mart 2023 
  - Ekim - Kasım - Aralık 2022 
  - Temmuz - Agustos - Eylul 2022 
  - Ocak - Şubat - Mart 2022 
  - Ekim - Kasım - Aralık 2021 
  - Haziran – Temmuz – Ağustos 2021 
  - Mart - Nisan - Mayıs 2021 
  - Aralık 2020 - Ocak - Şubat 2021 
  - Mayıs - Temmuz 2020 
  - Şubat - Nisan 2020 
  - Kasım - Aralık 2019 
  - Eylül - Ekim 2019 
  - Temmuz - Ağustos 2019 
  - Mayıs - Haziran 2019 
  - Mart - Nisan 2019 
  - Ocak - Şubat 2019 
  - Kasım - Aralık 2018 
  - Eylül - Ekim 2018 
  - Temmuz - Agustos 2018 

 
  
  
  
  
  
  
  
  
  
  
  
  
  
  
  
  
  
  
  
  
  
  
  
 